Kamu kurumları ve az tehlikeli sınıfındaki iş yerleri için 1 Temmuz 2017 tarihinde uygulamaya girecek olan iş güvenlik uzmanı ve hekim görevlendirme zorunluluğu 2020 yılına ertelendi. İş güvenlik yasasında yapılan süre ötelenmesinin çalışma hayatındaki yansımalarını Gaziantep Kent Konseyi İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışma Grubu Başkanı Cafer Sanağa gazetemize değerlendirdi.

SANAĞA : ÖTELEMELER HASSASİYETİ AZALTIR

Yasal düzenlemelerde yapılan ötelemelerin İş sağlığı ve güvenliği alanında oluşturulmaya çalışan hassasiyete zarar vereceğini belirten Sanağa, “İş sağlığı ve güvenliği kültürünün her geçen gün toplumun tüm katmanlarına artan bir şekilde nüfuz ettiği ile ilgili bu kongre bizleri umutlandırmıştı. Umutlandırmıştı çünkü ilgi rekor düzeydeydi. Konunun muhatapları, konuların içeriği, kongrenin Temasının “Hayatınıza İş Sağlığı Ve Güvenliğini Dahil Edin” olması ve en önemlisi Bakanlığımızın “Hedef  Sıfır Kaza” demesi bizleri gerçekten umutlandırmıştı. Ama tüm bu gelişmelere bakıyoruz bir de üçüncü kez ötelenen yasal düzenlemeye bakıyoruz.  Arada bir ilişki kuramıyoruz. İş sağlığı ve güvenliği hususunda kafalarda tam bir farkındalık yaratıyoruz ama yasal düzenleme ile bunun önüne de geçmiş oluyoruz” dedi.

“TORBA YASA UMUTLARIMIZI KIRDI”

Kamu ve az tehlikeli iş yerlerini kapsayan iş sağlığı ve güvenliği yasal düzenlemenin 2016 yılında yürürlüğe girmesi gerekirken üçüncü kez ötelenerek 2020 yılına uzatılmasını değerlendiren Sanağa, “Temmuz 2016’da yürürlüğe girecekken,2017 Temmuz ayına ertelenen ve şimdi de üçüncü kez ötelenerek, 2020 Temmuz ayına ertelenen kamuyu ve az tehlikeli iş yerlerini kapsayan İş Sağlığı ve Güvenliği Yasasındaki düzenlemenin Torba Yasaya dahil edilmesi ile bu umutlarımız yıkılmış ve bir kez daha hayal kırıklığına uğramış bulunmaktayız” açıklamalarında bulundu.

“AVRUPADA BİRİNCİ DÜNYA DA ÜÇÜNCÜ SIRADAYIZ”

Ölümlü iş kazalarında Avrupa birincisi ve dünya üçüncüsü olan Türkiye için iş sağlığı ve güvenliği alanında alınan kararların ötelenmeden bir an önce uygulamaya geçilmesi gerektiğinin altını çizen Sanağa, “ILO rakamlarına göre; Dünya’da 1,2 milyarı kadın olmak üzere 3 milyar civarında işgücü bulunmaktadır. Dünya’da; her 15 saniyede 1, her gün yaklaşık 6 bin işçi iş kazaları veya meslek hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Her yıl yaklaşık 360 bin kişi iş kazası, 1 milyon 950 bin kişi ise meslek hastalıklarından dolayı yaşamını yitirmektedir. Ülkemizde her altı dakikada 1 iş kazası meydana gelmekte, her iki buçuk saatte 1 çalışan sakat kalmakta, her altı saatte de1 çalışan ölmektedir. Ölümlü iş kazalarında Avrupa’da birinci, Dünya’da üçüncü sıradayken böyle bir düzenlemeye gitmek, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği alanında devrim sayılabilecek bir yasanın ruhuna ve hedeflerine aykırıdır. İş Güvenliği bir kültürdür, önemli hedeflerimizden biri olan İş Sağlığı ve Güvenliği Kültürünü yaygınlaştırmak ise bundan sonra hayal olacaktır” diye konuştu.

“HEDEFLERİMİZ DE ERTELENDİ”

İş sağlığı ve güvenliği alanında alınacak olan kararın 2020 yılına kadar ertelenmesinin iş kazalarından kaynaklı ölümleri arttıracağına dikkat çeken Sanağa, “Bakanlığımızın, son yıllarda İş Sağlığı ve Güvenliği alanında attığı cesur adımları ve ilk defa bu alanda müstakil bir yasa çıkarmasını önemseyip, desteklediğimiz gibi; bu ertelemenin yanlış olduğunu ve bu ertelemeyle beraber hedeflerimizi de ertelediğimizi, hatta yok ettiğimizi hatırlatmak isteriz. 2017 Yılının İlk 5 ayında 741 kişinin iş kazalarında hayatını kaybettiğini hatırlatır, iş güvenliği ve sağlığını hayatımızın her alanına dâhil etmek için ertelemeye değil, toplumun tüm katmanlarına yaygınlaştırmamız gerekir” dedi. AHMET ATMACA