Kitapta, yurtdışında Harvard, Yale, John Hopkins University, University of Chicago gibi dünyanın önde gelen bilim kurumlarında ve yurtiçinde de ülkemizin bu alanda en başarılı kurumlarında araştırma yapan başarılı Türk tıp insanlarının öyküleri anlatılıyor.

Çalışmada, Türk tıp insanları, uluslararası literatürde kabul edilen “H-endeksi” ölçütüne göre sıralandı. H-endeksi, bilim insanlarının yaptığı araştırmaların aldığı atıf sayısını gösteriyor. H-endeksi ne kadar yüksekse, bilim insanının araştırmaları alanında o kadar çığır açıcı nitelik taşıyor. Kitapta H-endeksi 50’nin üzerinde 16 Türk tıp insanı bulunuyor.

 

Tıp Bilimine Yön Veren 100 Türk araştırmasında öyküsü anlatılanlardan, Harvard Üniversitesi’nde çalışmalarını yürüten Gökhan Hotamışlıgil en son araştırma ekibiyle birlikte, kolesterol seviyesi hücre içinde yükseldiğinde uyarı veren ve kolesterolün zararlı etkilerine karşı hücreleri koruyan bir mekanizma geliştirmiştir.

 

İsviçre Alerji ve Astım Araştırma Enstitüsü’nün (SIAF) direktörlüğünü yapan Cezmi Akdiş, insanlarda bağışıklık toleransı mekanizmalarına odaklanmış̧, yeni asılar ve tedavi yöntemleri geliştirmiştir.

 

Fatih Uçkun’un, keşfettiği kanser tedavilerini ve ilaçları kapsayan 70’den fazla patenti vardır. John Hopkins’te araştırmalarını yürüten Ziya Gökaslan, özellikle omurilik bozukluklar, tümör ameliyatları ve en zor tip omurilik kanserleri üzerine geliştirdiği ameliyat metotlarıyla tıp literatürüne adını yazdırmıştır.

 

Dünya, Parkinson ve Huntington hastalıkları hakkında bilinenlerin birçoğunu Deniz Kırık’a ve onun araştırmalarına borçludur.

 

Münci Kalayoğlu, karaciğer nakli konusunda dünya çapında çalışmalar yapmaktadır.

Murat Günel, Türkiye ve Almanya’dan bilim insanlarıyla iş birliği içinde yaptığı çalışmada, beyin kanserlerinin iyi huylu tümörlerden genetik olarak kansere dönüşmesine neden olan mekanizmaları keşfetmiştir.

 

Serap Aksoy, 10 yıl süren araştırmalar sonucu, özellikle Afrika kıtasında ölümcül uyku hastalığının taşıyıcısı olan Çeçe sineğinin gen haritasını çıkartmıştır.

 

Taner Demirer, ülkemizde Sağlık Bakanlığı’na bağlı ilk kemik iliği transplant merkezini Ekim 1999’da Ankara Numune Hastanesinde kurmuştur.

ZEKİ KONUKOĞLU

SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Konukoğlu, kitabın önsözünde insanoğlunun yaradılışından itibaren çeşitli hastalıklarla ve yaralanmalarla karşılaştığını, bu konularda çözüm arayışı içinde olarak insan yaşamına katkı veren bireylerin tarihin sayfalarında yerini aldığını bildirdi.

 

Türk medeniyetleri tarihinde tıbbın ayrı bir yeri bulunduğuna vurgu yapan Konukoğlu, “Uygurlar’a ait tıp metinleri, tıp tarihinin önemli metinleri arasında değerlendirilmektedir. Selçuklular tarafından 1206’da yapılan Kayseri'deki Gevher Nesibe Şifahiyesi, Anadolu'daki ilk tıp merkezi olarak kayıtlara geçmiştir” dedi.

 

İstanbul'un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet'in yaptırdığı Fatih Külliyesi içinde yer alan 70 odalı Darüşşifa’nın o dönemde Avrupa’nın en büyük hastanesi olduğunu vurgulayan Konukoğlu, şöyle devam etti:

 

“Ayrıca, Fatih Darüşşifası bünyesinde tıp akademisi olarak tanımlanabilecek bir eğitim kurumu oluşturulmuş ve Doğu coğrafyasındaki merkezlerden birçok bilim adamı getirilmiş, böylece devletin bilim ve tıp alanında ilerlemesi amaçlanmıştır.

 

Kanuni’nin yaptırdığı Süleymaniye Külliyesi içinde yer alan Süleymaniye Darüşşifası ve Tıp Medresesi ise Osmanlı İmparatorluğu’nun en büyük külliye ve hastanesidir. 14 Mart Tıphane-i Amire ve Cerrahhane-i Amire olarak kurulan ve 1838′de Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane olarak düzenlenen eğitim kurumu, ülkemizdeki ilk modern tıbbiye olarak kayıtlara geçmiştir.”

 

21. yüzyılın ilk yarısında çağdaş tıp eğitiminin başlaması ve bilimsel çalışmaların ışığında tıp alanında büyük gelişme sağlandığını anlatan Konukoğlu, “O yıllarda insanlığın yaşamını tehdit eden verem, sıtma, trahom, tifo, tifüs, cüzzam gibi salgın hastalıklardan ülkemizi arındıran hekimlerin gösterdiği çabalar unutulamaz” ifadelerine yer verdi.

 

“21. yüzyılın ikinci yarısında yurt içi ve yurt dışında çalışmalar sürdüren bilim insanlarımız insan sağlığında zoru başarmışlardır” diyen Konukoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

 

“Anestezi, yeni doğan bakımı ve kardiyolojideki gelişmeler, diyaliz, organ nakilleri, onkoloji ve genetikte uygulanan yeni tanı ve tedavi yöntemleri çağın en önemli gelişmelerini olmuştur. Hiçbir şüphe yoktur ki, gelecek nesiller bu gelişmeleri çok daha da ileriye taşıyarak bu alanda önemli rol oynamayı sürdüreceklerdir.

 

Günümüzde, tıp alanında yapan araştırmaların ‘H Endeksi’ sıralamasına göre değerlendirildiği bu kitaptaki Tıp İnsanlarımızın insanlığa ve medeniyete yaptığı katkılar eminim hepinizi gururlandıracaktır. Geçtiğimiz yıl kamuoyunun dikkatine sunduğumuz ve yankı meydana getiren ‘Bilime Yön Veren 100 Türk’ kitabının ardından bu önemli araştırmayı da bilim dünyasına armağan etmekten gurur duyuyoruz”.

 

Araştırma tıp insanlarının H-Endeksi değerlerine göre gerçekleştirilmiştir. Mayıs 2017 itibariyle H-endeksi en yüksek 100 Türk Tıp insanını incelemek için http://www.turkishtimedergi.com/saglik/tip-bilimine-yon-veren-100-turk/