Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkmasıdır.Hemen hemen tüm toplumlarda, ülkemizde ve özellikle güneydoğu Anadolu bölgemizde de giderek artan  önemli bir  sağlık sorunudur.Ülkemizde yapılan en son çalışmada (TURDEP-II) kadınlarımızda obezite sıklığı % 44, erkeklerde % 27 olarak saptanmıştır.

Son 12 yıllık sürede obezite sıklığı % 50 oranında artmıştır. Bu artışın nedenleri; artan teknoloji ile beraber özellikle ulaşım, fiziksel aktivitede azalma ve modern yaşamdaki beslenme alışkanlıklarındaki değişimdir. Ayaküstü hızlı yenen (fast-food) sağlıksız besinlerle,bitkisel liflerden fakir, aşırı yağlı beslenme şekli, obeziteye yol açan önemli faktörlerden birisidir. Ayrıca cep telefonu, televizyon, bilgisayar, ev sineması   kullanımının yaygınlaşması, obezitenin artmasına önemli ölçüde katkıda bulunmuştur. Bel çevresi ya da bel/kalça oranı (BKO)’nun artmış olduğu obezite tipi, santral obezite olarak  adlandırılır.Bel çevresi ölçümü kişileri elma  ve armut tipli olarak iki kategoriye ayırır. Vücut yağlarının çoğunun  karın ve göğüs bölgesinde dağıldığını gösteren ve kişileri obezite ile ilişkili daha yüksek hastalık riskine sokan santral  yağ dağılımıdır (elma tip). Jinoid yağ dağılımı olan bireylerde (armut tip), vücut yağlarının çoğu kalça ve alt bölgelerdedir. Obez erkekler daha çok “elma” tipe, obez kadınlar ise “armut” tipe benzemektedir.

Obezitenin tedavisi ile birlikte  Tip 2 diyabet,  kardiyovasküler hastalıklar, kanser ve hipertansiyon gibi bir çok yandaş hastalıkta önlenebilmektedir. Bu yüzden obezitenin  tedavi edilmesi büyük önem arzetmektedir. Obezite tedavisinin temel basamakları dengeli ve düzenli beslenmedir. Daha fazla sebze,  meyve, tam tahıl ürünü tüketilmeli, yağlı, şekerli besinlerin miktarı azaltılmalı ve hayvansal kaynaklı yağlar yerine, bitkisel kaynaklı  yağları tercih edilmelir .Yiyecekleri daha küçük tabaklarla, küçük porsiyonlarda tüketilmelidir. Obez hastalar mümkünse haftanın her günü saatte 5-6 km olacak şekelide tempolu yürüyüş yapmalı daha az taşıt  ve asansör kullanmalıdırlar.Bu önerilerin   yetersiz kalması  durumunda ilaç ve  cerrahi tedaviler düşünülmelidir.