Tabi ki değildir. Her çocuk hareketlidir. Çocukların dünyası hareket ile canlanır. Oysa yanlış bir kanı var ailelerin bir çoğunda. “Benim çocuğum hareketli galiba hiperaktif” bazen de “hareketli çocuk zeki olur” diye. Bu iki düşünce de yanlıştır ne yazık ki. Bazı çocukların enerjisi yüksek olduğu için hareketlidir. Eski dönemlerde yaşayan çocukların enerjisini boşaltacak sokaklar vardı. O nedenle siz çocuğunuzla şimdiki çocukları karşılaştırmayın lütfen. Akşama kadar dört duvar arasında çocuklar enerjisini boşaltacak yer bulamıyor.

Nedir hiperektivite? Dikkat eksikliği olarak da bilinen hiperektivite bozukluğu çocuğun yaşamını etkileyen nörobiyolojik bir bozukluktur. Araştırmalar hiperaktiflerinbeyinlerindeki nöro kimyasal yapının diğer bireylere göre farklı olabileceğini göstermektedir. En yaygın belirtileri dikkatsizlik, düşünmeden hareket etme, iyi düzenlenmeyen motor etkinlikler yani aşırı hareket ya da hareketsizlik, başarıda tutarsızlık. Hiperaktif çocuk dürtüseldir. Dürtüsellikaklına geleni hemen yapma, tehlikeyi görememe, sonuçlarını düşünememe gibi davranışlarla özetlenebilir. Bazılarında ise uyumsuz ve saldırgan tutumlarla görünmektedir.

Nedir hareketli çocuk? Yaş özelliklerine göre gelişimi beklenenden daha hareketli olan bu özelliği duygusal akademik ve sosyal yaşamına engel olmayan tedavi gerekmeyen çocuklara hareketli çocuklar diyoruz. Hareketli çocuk, gelişim düzeyine uygun olmayan enerjik bir çocuktur. Coşkulu ve sempatiktir. Kolay arkadaş edinir sosyaldir. Hiperaktif çocuk ise gelişim düzeyine uygun olmayan artmış bir motor aktivitesi olur. Sanki motor takmış gibi. Sürekli koşturur. Oturması gereken yerlerde sürekli ayakta kıpır kıpırdır. Ve riskli davranışlarda da bulunur. Bu durum onun yaşamını olumsuz etkiler. Hiperaktif çocuklar rahatsız edici davranışları kasten yapmazlar. Yani bu bir şımarıklık ya da benzeri bir durum değildir.

Hiperektivite bozukluğu dürtülerin kontrol edilmesinde yaşanan güçlükten ile bilinir. Hiperaktivite bozukluğu olan çocuklar, özel hayatlarında çeşitli sorunlar yaşarlar. Sürekli eleştirilirler. Dikkat sorunu ile derslerden geri kalabilirler. Yaşıtlarından geri kalan çocukların özgüveni zarar görür ve diğer olumsuzluklar ile birlikte yetersizlik hissedebilir. Bunların yaşanmaması için önlem alınmalıdır. Bu tür çocukların desteklenmesi gerekir.

Hareketli çocuk ile hiperaktif çocuğu ayırmamız gerekir. Okuduklarımızdan elde ettiğimiz bilgilerin bir kısmını aktarmaya çalıştım. Bizim sınıfta yaşadıklarımız bunlarla çok uyumlu. Hareketli çocuklar sınıfta genellikle uyumludur. Derste sınırları zorlamazlar. Kurallara uyarlar. Bazen anne babalar şikayet ile gelirler. “Evde oturtamıyorum, çok yaramaz ne yapmamız gerekiyor” diye. Bunlara hiperaktifdenilmez.

Hiperaktif çocuklarda yaşadıklarımız öğrenci dikkatini yoğunlaştıramaz, başladığı işi bitiremez, verilen ödevi eksik bırakır, düşünmeden hareket eder, sürekli konuşanların sözünü keser, sıklıkla kalemini ve silgisini kaybeder, sırasını beklemez, hayal dünyasında yaşar. Bunlar sınıf içinde bizim tespit ettiğimiz davranışlar.

Velilere söyleriz, bir uzmanla görüşülmesi gerekir diye. Aldığımız cevap bazen bizi şaşırtır. “Benim çocuğum deli mi ki” ne yazık ki psikiyatrist denilince hala bu durumla karşılaşıyoruz. Büyük bir bölümü de “ Nasıl yardım alabiliriz” diye bilgi alıyorlar bizden. Tek başına psikiyatrist teşhis koyamaz. Sınıf öğretmeni, branş öğretmenleri, anne ve babaların verecekleri bilgiler çok önemli olur. Erken konulan tanılarda çocukların yaşamı düzene girecektir.

Doktor, öğretmen, aile bireyleri, danışmanların işbirliği ile hiperaktif çocuklar normal bir yaşam sürecine girerek mutlu ve başarılı bir birey olur.

Hepimizin amacı mutlu başarılı sevgi dolu hoşgörülü empatikurabilen gençler yetiştirmek değil mi zaten? Sevgi ile kalın.