Dünya genelinde hızla yayılan ve neredeyse ulaşmadığı tek bir ülke dahi kalmayan Koronavirüs salgın hastalığı ile ülkemiz de canla başla mücadeleye devam ediyor. Koronavirüs gerek dünyada gerekse de ülkemizde hiç alışkın olmadığımız sahneleri de bizlere yaşatıyor. İçinde bulunduğumuz şu günlerde, 11 ayın sultanı mübarek Ramazan Ayı içerisindeyiz. Belki de tarihte ilk defa bu yıl bir Ramazan Ayını bu şekilde yaşıyoruz. İçimiz acıyor. Camilerimiz kapalı, ibadetler yapılamıyor, teravihlere gidilemiyor. Tüm ailenin bir araya gelerek sofraya coşkuyla oturup iftarı beraber beklediğimiz günler. Bu yıl bu güzellikleri önceki yıllardaki coşku gibi olmasa da yine kendi içimizde yaşıyoruz. Bu ayda paylaşmanın öneminin bir kez daha da arttığı zaman. Evet zor dönemden geçiyoruz. Kimse evinden dışarı çıkamıyor. Ancak unutulmaması gereken bir şey var. O da şu mübarek ayda iftar açacak sahur yapacak sofrası ve gücü olmayan vatandaşlarımız. İhtiyaç sahiplerini unutmayalım, unutturmayalım. Şu mübarek ayda çok büyük bir sarfiyatla mücadele ettiğimiz Koronavirüs mücadelesinde dahi devletimizin ilgili birimleri vatandaşlara gıda paketleri ulaştırmaya devam ediyor. Bu yıl artı bir parantez açarak yine devletin başlattığı kampanyalarla her firma kendi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirerek kimisi devlete nakdi kimisi ayni destekte bulundu. Oluşturulan ayni paketler ihtiyaç sahibi vatandaşlara ulaştırılıyor. Bununla gurur duymalıyız. Ancak şunu unutmamız gerekiyor. Gün birlik olma günü. Gün ihtiyaç sahiplerini daha da gözetme günü. Herkes karınca kararınca diyerekten şu günlerde ihtiyaç sahiplerini gözetmeli.  Bunun için herkes en yakınından başlasa aslında bu mübarek ayın gereğini daha da yerine getirmiş olacağız. Rahmetin, bereketin ve sağlığın bol olduğu bir Ramazan Ayı geçirmemiz dileğiyle. Kalın sağlıcakla.