“Çok hırslı insanlar toplumda övünür ve başarıya ulaştıkları düşünülür; ama hırslı insanlar bana kendilerine her yol mubahdiyecek kadar ilkelerinden uzaklaşabilen insanlar gibi gelir” demiş Albert Einstein…

Doğru da demiş.  Çünkü toplumda genellikle alkışlanırlar. Helal olsun hırsı sayesinde başardı diye. Buna göre hırs ve başarının yolu kesişir gibi geliyor. Ama hırsın dozunu kaçırmamak kaydıyla. Bakalım başarı hırs azim için neler söylenmiş… (sözlük anlamları)

Başarı : kişinin yeteneğine ve gelişmesine bağlı olarak gösterdiği faaliyetlerin olumlu etkisidir.

Hırs : Eksikliği veya fazlalığı nedeniyle neredeyse hepimizin hayatında bir tehdit oluşturur.

Hırs; Bazen de “sonu gelmeyen istek aşırı tutku” diye tanımlanır.

Hırs başarıya giden yoldur diye tanımlanır.

Azim: Bir işteki engelleri yenme kararlılığı diye tanımlanmıştır.

Azim, hırs, başarı sıkça duyduğumuz sözcüklerdir.

Biz öğretmenlerin okulda velilerimizden duyduğumuz yakınmalardan bazıları “Çocuğum hiç hırslı değil, ödevlerini bile zor yaptırıyoruz. Keşke biraz hırslı olsaydı”

Başka bir grup veli ise “Çocuğum çok hırslı, sınıfta hedef aldığı bir öğrenci var onunla yarışıyor. Onunla aynı notu alsa bile çok üzülüyor.  Neden benden başkası da 100 alıyor diye” bu da ruh sağlığını bozuyor.

Diğer bir grup çocuk ise “ Benden daha da düşük not alanlar var” diye… aşırı hırs kadar hiç hırslı olmamak da zor iş doğrusu. Ama anne babaların dikkat etmeleri gereken konulardan biri çocuklarını başkaları ile kıyaslamamaları gerektiğidir.

“Sen akıllısın istersen başarırsın” diyerek yarıştırmadan çocuklara azimli olmayı başladıkları işi bırakmamayı kararlı olmayı öğütlemeleri gerekmektedir. Azimli kararlı olmayı sebat etmeyi öğretmek küçük yaşlarda başlamalıdır. Bu yukarıda şikayetçi olunan her guruptaki öğrenci için de gereklidir. Hırsın derecesini belirleyen etmenlerden birisi aile diğeri de içinde yaşadığımız kültürdür. Birçok psikolog çocukları için iddialı hedefler koyan aileleri; “başarıları aşırı tepkiyle alkışlayarak hataları hoş görerek özgüvenli çocuklar yetiştireceklerine inanıyorlar” demiştir. Azimli olmakla hırslı olmayı karıştırmamalıyız. Bu iki özellik de insanlarda doğuştan var olan özelliklerdir. Aşırı hırs insanoğlunu kirletir. Dozu kaçtığında acımasız insan olur çıkarız. Acımasız insanların mutlu olduğunu sanmıyorum.

Çocuklarımızın iyilik, anlayış, hoşgörü gibi ilkeleri benimsemelerine yardımcı olmalıyız. Hırs zeka ile dengeleniyorsa başarıya götürür. Zeka ile dengelenmiyorsa felakete götürür. O nedenle çocuklarda başarı çocukların kişilikleri ile özdeşleştirilmemeli. “ Çaba gösteren azimli olan başarılı olur” diye ifade edilmelidir. Çocuklar arasında rekabet ve hırs duygusunu sınırlı izin verilmeli itici güç olarak kullanılmalı, aşırı hırsın engellenmesi gerekir.

Anne babalar çocuklarını arkadaşları ile kıyaslarsa bu çocuklar ders çalışmak azmi ile değil, hırs haline dönüştürerek çalışır. Arkadaşlarını geçmeye çalışır. Oysaki azimli çocuklar sorumluluk bilincine sahip oldukları için verilen görevleri her zaman yerine getirirler. Bunu yaparken de mutlu olurlar. Kendi azmi ve merakı sayesinde öğrenmekten keyif alırlar. Çocuklarımızın eğitiminden sorumlu olan bizler yani öğretmenler anne babalar hırs yerine azimli olmayı aşılayabilirsek başarı kendiliğinden gelecektir. Böylece ruhsal yönden sağlıklı bireyler yetiştirmeye de katkı sağlamış oluruz. Charlie Chaplin’in dediği gibi “Bu dünyada herkese yetecek kadar yer var. Ve toprak hepimizin ihtiyacını karşılayacak kadar bereketli”

Azimle başarıya ulaştıracağımız çocukların çoğalması dileğiyle… Sevgiyle kalın…