Ekonomik olarak ülkemizin zorlu bir süreçten geçtiği şu dönemde verilen mücadelelerle ülkenin yeniden eski istikrarına doğru yürüdüğünü gözle görmek mümkün. Ekonomideki mihenk taşları bir bir yerine oturmaya başlıyor. Ekonomideki bu düzelmenin sebebini de güçlü bir ekonomi politikası ve iş adamlarımızın azimli olarak üretip ihracat yapmasına bağlayabiliriz. Ekonomideki bu düzelmeyi Gaziantep’in ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihindeki en büyük ihracat rakamlarının rekorunun kırılmasında görüyoruz. Özellikle son günlerde ki döviz kurlarında ki düşüşler piyasanın rahatlama sürecine katkı sunuyor gibi gözükse de , halen fiyatların istenilen seviyelere ulaşamaması da gerçekten merak konusu. Yaklaşık yüzde 20 oranda gerileyen döviz kurları nedense üretim ve satışlarda düşüş olarak gözlenemiyor. Bu durumun sebebini iyi araştırmak ve detaylı irdelemek gerektiği kanaatindeyim. Çünkü durumdan gerçekten muzdarip olanda bu durumu fırsata çevirerek piyasayı kısır döngüye sokmaya çalışanlar da var. Düşündüren durum ise dövizin geriye çekilip fiyatlarda bunu göremememiz olmakta. Zaten toparlanma sürecine girmeye çalışan ekonomik göstergelere rağmen döviz fırsatçılığını sürdürenler bilmelidir ki alım gücünün düşmesine yol açılmakta ve var olan müşteri portföylerini kaybetmektedirler. Yapılması gereken durumu stabil gözlemleyerek olanı yansıtmak ve piyasanın canlandırılmasına köstek değil destek olmaktır. Gaziantep olarak ortak aklın şehri olma ilkesi ile hareket eden ve ekonominin lokomotif şehirlerinden birisi olarak büyümeye devam ediyoruz, etmek zorundayız. Gerek iş adamlarımızın gerek STK temsilcilerimiz bu konuda önemli çalışmalar gerçekleştirmekte. Özellikle Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Tuncay Yıldırım’ın geçtiğimiz günlerde GTO’da düzenlenen Eximbank- İhracatçılar buluşmasında dile getirdiği ve olumlu yanıt aldığı Eximbank Bölge Müdürlüğü’nün Gaziantep’e açılması müjdesi bunun son günler deki en görülen örneklerinden biri.